Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'nin Beyaz Saray ziyareti, Türkiye'nin eski Başbakanı Menderes'in 66 yıl önceki benzer hayal kırıklığını anımsattı. Zelenski'nin para ve yardım talepleriyle dolu ziyareti, ABD'den beklediği desteği bulamadan sona erdi. Bu durum, tarihte 'ölümcül dostluk' olarak adlandırılan ilişkilerin acımasız yüzünü bir kez daha gözler önüne serdi.
Menderes'in 1959'daki Washington ziyareti de benzer bir hüsranla sonuçlanmıştı. Ekonomik sıkıntılar içindeki Türkiye'nin yardım arayışları sonuçsuz kalmış, Beyaz Saray'da beklediği ilgi ve alakayı görememişti. Zelenski'nin durumu da bu tarihi paralelliği doğrular nitelikte. ABD'nin Ukrayna'ya sağladığı desteğin ve Zelenski'nin beklentilerinin karşılanmaması, 'ölümcül dostluk' kavramının ne kadar acı bir gerçek olduğunu gösteriyor.
Bu 'ölümcül dostluk'un bedeli, Zelenski için Menderes'e göre çok daha ağır oldu. Ukrayna, Batı'dan aldığı milyarlarca dolarlık yardım ve silahlarla bir vekalet savaşı yürütürken, yüzbinlerce gencini kaybetti. Zelenski, ABD'nin desteğini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalırken, Trump gibi isimlerin söylemleriyle siyasi kariyerini de riske atmış durumda. Bu durum, ABD'nin müttefiklerine karşı sergilediği ikiyüzlülüğü ve 'çıkar' odaklı politikasını bir kez daha gözler önüne seriyor.
