Doğan Hızlan, müziği kulaklıkla dinleme alışkanlığına karşı çıkarak, müziğin besteciler ve icracılarla kurulan bir bağla deneyimlenmesi gerektiğini vurguluyor. Müzik dinlemenin, kitap okuma ve tarihi bilme gibi bilgi birikimiyle desteklenmesi gerektiğine işaret eden Hızlan, Nadir Nadi gibi müzikseverlerin farklı uğraşlardan uzak, sadece müziğe odaklanma tavsiyelerini hatırlatıyor.
Makalede, müzik dinleme deneyimini zenginleştiren kişisel anılar ve gözlemler paylaşılıyor. Cemal Reşit Rey, Bülent Tarcan gibi müzik dünyasının önemli isimlerinden örnekler vererek, müziğin nasıl daha derinlemesine anlaşılabileceğine dair ipuçları sunuluyor. Sanatçıların icralarını takip etmek, bestecilerle bir araya gelmek ve canlı performansları dinlemek gibi farklı yöntemlerle müziğin daha iyi kavranabileceği anlatılıyor.
Hızlan, müzikle kurulan bağın sadece dinlemekten öte, müzisyenlerle etkileşim ve müzik tarihiyle ilgili bilgi sahibi olmayı gerektirdiğini belirtiyor. Ayrıca, müzik sevgisinin ve yaygınlaşmasının dernekler aracılığıyla nasıl desteklendiğini vurgulayarak, müzik dinlemenin bir bilgi ve ilgi alanı olduğunu belirtiyor. Yazı, İstanbul Devlet Modern Folk Müzik Topluluğu'nun diskografisinden seçmelerle son buluyor.
