ABD eski başkanı Donald Trump, 5 milyon dolarlık bir yatırım karşılığında yabancılara daimi oturum ve vatandaşlık yolu sunan bir 'altın kart' vize programını hayata geçirmeyi planlıyor. Trump'ın açıklamalarına göre bu program, yüksek miktarda yatırım yapacak, vergi ödeyecek ve istihdam sağlayacak varlıklı bireyleri hedefliyor. Yeni vize programı, mevcut EB-5 yatırımcı vizesi programının yerini alacak gibi görünürken, detaylar henüz netleşmedi. Trump, bu programın Kongre onayı gerektirmediğini savunuyor ve programın ayrıntılarının kısa süre içinde açıklanacağını belirtiyor.
Trump'ın önerdiği 'altın kart' vizesi, EB-5 programından farklı olarak herhangi bir istihdam yaratma şartı içermiyor. Ancak, mevcut EB-5 programında yatırımcıların yaklaşık 1 milyon dolar yatırım yapması ve en az 10 kişiye istihdam sağlaması gerekiyordu. Yeni programın, federal yönetimin bütçe açığını kapatma amacıyla 10 milyon dolara kadar satış yapabileceği belirtiliyor. Bu durum, programın potansiyelinde önemli bir artışa işaret ediyor. Programın kapsamlı bir taramadan geçirilerek, 'küresel vatandaşlar' sağlanması hedefleniyor.
Dünya genelinde 'altın vize' ve 'altın pasaport' uygulamaları yaygın olsa da, bu programlar giderek artan eleştirilere maruz kalıyor. OECD ve Uluslararası Şeffaflık Örgütü gibi kuruluşlar, bu programların suç gelirlerini aklama ve yolsuzluğa zemin hazırlama potansiyeline dikkat çekiyor. Bazı Avrupa ülkeleri, bu tür programlardan geri adım atarken, İngiltere, İspanya, Yunanistan gibi ülkeler de altın vize programlarını yeniden değerlendiriyor. Bu durum, programların ekonomik getirisi ve etik kaygılar arasındaki dengenin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
