Maria Callas'ın Trajik Sonu: Bir Primadonna'nın Hikayesi

Maria Callas'ın Trajik Sonu: Bir Primadonna'nın Hikayesi

Opera tarihinin efsanevi sesi Maria Callas'ın hayatı, başarılarla dolu olduğu kadar, trajik bir sonla da noktalanmıştır. 1923'te New York'ta doğan Callas, genç yaşta keşfedilen yeteneğiyle müzik dünyasında hızla yükselmiş, Bella canto tekniğinin zirvesine ulaşmıştır. Ancak sanat hayatının getirdiği baskılar, ailevi sorunlar ve aşk hayatındaki hayal kırıklıkları, onu içten içe yıpratmıştır.

Callas'ın hayatındaki dönüm noktalarından biri, Yunan armatör Aristoteles Onassis ile yaşadığı ilişkidir. Ona aşık olan Callas, kariyerinden vazgeçerek Onassis ile birlikte olmuştur. Ancak Onassis'in Jackie Kennedy ile evlenmesi, Callas için büyük bir yıkım olmuştur. Bu olay, sanatçının sesini kaybetmesine ve depresyona girmesine neden olmuş, yaşamının son yıllarını Paris'teki bir apartman dairesinde yalnızlık içinde geçirmiştir.

Pablo Larraín'in yönettiği "Maria" filmi, Callas'ın hayatının son dönemlerini beyaz perdeye taşımaktadır. Film, opera sanatçısının sahne dışındaki çekingen ve utangaç kişiliğini, anne olma özlemini ve Callas soyadının getirdiği baskılarla mücadelesini gözler önüne sermektedir. Film, başarılı bir kariyerin ardından gelen yalnızlık, hayal kırıklığı ve mutsuzluk temalarını işleyerek, Callas'ın trajik hikayesini etkileyici bir şekilde anlatmaktadır.