Kosova'da 9 Şubat'ta yapılan parlamento seçimleri, Başbakan Albin Kurti'nin partisi “Vetevendosje”nin tek başına hükümet kurmasına yetecek çoğunluğu sağlayamamasıyla sonuçlandı. Seçim sonuçları, Kurti'nin uzlaşmaz politikaları ve seçmen katılımının düşüklüğü nedeniyle bir seçim zaferinden ziyade bir galibiyet olarak değerlendiriliyor. Muhalefetin koalisyona sıcak bakmaması, Kosova'da önümüzdeki günlerde hükümet kurma çalışmalarının zorlu geçeceğine işaret ediyor.
Seçimlere katılımın düşük olması, seçmenlerin siyasetçilere olan güveninin azaldığının bir göstergesi olarak yorumlanıyor. Kurti'nin uzlaşmaz tutumu ve sert politikaları, seçmenlerin bir kısmının sandığa gitmemesine veya desteğini çekmesine neden oldu. Ayrıca, Kosova ile Sırbistan arasındaki ilişkilerde de bir çıkmaza girildiği görülüyor. Avrupa Birliği'nin arabuluculuk çabaları sonuçsuz kalırken, Kurti'nin Batı ile ilişkilerinde de sorunlar yaşanıyor.
Sonuç olarak, Kosova'da hükümet kurma çalışmaları, Belgrad-Priştine diyaloğu ve Avrupa Birliği'nin rolü gibi faktörler, ülkenin geleceği için kritik öneme sahip. AB'nin Kosova'yı doğru yola sevk etme çabaları ve ABD'nin bu süreçteki rolü de belirleyici olacak. Eğer Kurti hükümet kuramaz ve erken seçim kararı alınırsa, Brüksel ve Washington'un bu durumdan memnun olacağı düşünülüyor.
