Meral Akşener'in Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı açıkça tavır alması ve Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu'nu adaylığa teşvik etmesiyle başlayan süreç, siyasi arenada dikkat çekici gelişmelere sahne oldu. İlk başta 'kumar-noter masası' olarak nitelendirilen platform, kısa sürede 'milletin masası'na dönüşerek yeni bir siyasi dinamizmin habercisi oldu. Şu anki 3'lü masa görüşmelerinde, yine aday belirleme çalışmaları devam ediyor. CHP'nin bu tür faaliyetlere odaklanması ve siyaset üretimi konusundaki yetersizliği eleştirilirken, özellikle Mansur Yavaş'ın adaylık konusundaki kararlılığı öne çıkıyor.
Özgür Özel'in Ekrem İmamoğlu'nu aday gösterme eğilimine rağmen, Mansur Yavaş'ın adaylık için istekli olması ve anketlerde önde olduğunu belirtmesi, siyasi dengeleri değiştirecek gibi duruyor. Yavaş'ın, parlamenter demokrasinin yeniden tesisi için birlik mesajı vermesi ve Özel'i etiketlemesi, bu sürece farklı bir boyut kazandırıyor. İmamoğlu'nun Çağlayan Meydanı'ndaki otobüs şovuna Yavaş'ın katılması, bir yandan birlik mesajı verirken diğer yandan Yavaş'ın siyasi pozisyonunu koruma çabası olarak değerlendiriliyor.
Meral Akşener'in 6'lı masadaki rolüne benzer şekilde, 3'lü masada da Mansur Yavaş'ın etkinliği ve adaylık konusundaki tutumu belirleyici olmaya devam ediyor. Akşener'in 'bir oy Meral'e bir oy Kemal'e' söylemiyle birliği koruma çabası, Yavaş'ın 'biriz beraberiz' mesajıyla paralellik gösteriyor. Tüm bu gelişmeler, adaylık yarışının çetin geçeceğinin ve siyasi arenada tansiyonun yükseleceğinin bir işareti olarak görülüyor. Sonuç olarak, adaylık sürecinin yine karmaşık bir hal alması bekleniyor.
