İmamoğlu, kaleme aldığı yazısında, ABD ve Avrupa'yı kendi tutuklanması ve yaşanan süreçle ilgili yeterince ses çıkarmamakla suçladı. Özellikle, dünya genelindeki hükümetlerin bu konudaki sessizliğinin dikkat çekici olduğunu vurgulayarak, Washington'ın sadece endişelerini dile getirmesi ve Avrupa liderlerinin çoğunun güçlü bir tepki vermekten kaçınması eleştirilerine dikkat çekti.
Daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteklediği adaylara karşı seçim zaferleri elde ettiğini hatırlatan İmamoğlu, bu durumun ardından uluslararası kamuoyunun tutumunu değerlendirdi. İmamoğlu, özellikle Batı dünyasının bu konudaki çekimserliğinin, demokrasinin evrensel ilkeleriyle çeliştiğini ve bu sessizliğin kabul edilemez olduğunu belirtti.
Sonuç olarak İmamoğlu, makalesinde, uluslararası toplumun Türkiye'deki siyasi gelişmeler karşısındaki tutumunu eleştirdi ve daha güçlü bir duruş sergilenmesi çağrısında bulundu. Bu sessizliğin, demokrasinin korunması ve insan haklarının savunulması açısından büyük bir eksiklik olduğuna dikkat çekerek, gelecekte benzer durumlar karşısında daha duyarlı olunması gerektiğini vurguladı.
