İsrailli gazeteci Meron Rapoport, İsrail kamuoyunda yükselen soykırım söylemini mercek altına alıyor. Yaklaşık 50 bin sivilin hayatını kaybettiği ve 7 Ekim'den beri devam eden saldırılara rağmen Filistinlilerin direnişini sürdürmesi, İsrail'de infial yaratıyor. Ateşkesin ardından yüz binlerce sivilin yıkılan evlerine dönmesi, katliam çağrılarının artmasına neden oluyor.
İsrail'de siyasetçiler, askeri yetkililer ve önde gelen isimler tarafından yapılan açıklamalar, Gazze'ye yönelik politikaların etnik temizlik boyutuna ulaştığını gösteriyor. Özellikle İsrail Meclisi Başkan Yardımcısı'nın 'Kadınları ve çocukları ayırmalı, Gazze'deki yetişkin erkekleri öldürmeliyiz' şeklindeki açıklaması, bu durumun en çarpıcı örneği. Sağcı hukukçuların ve sanatçıların da benzer ifadelerle şiddeti körüklemesi dikkat çekiyor.
İsrail'in Gazze'yi tamamen Filistinlilerden arındırma planları başarısızlıkla sonuçlanırken, bazı İsrailliler toplu öldürme fikrini açıkça dile getirmeye başladı. Netanyahu'nun Gazze'yi işgal ve yıkım planları, Filistinlilerin direnişiyle karşılaşıyor. Batı Şeria'da da zorla göç ettirme politikaları uygulanmasına rağmen, Filistinlilerin topraklarını terk etmemesi, İsrail yönetimini çaresiz bırakıyor.
